Bölüm 95
O gece hiç uyuyamadım. Zihnim kapanmayı reddetti, özellikle de Asher'ı tekrar görebileceğimi bildiğimden beri. Bileklerimdeki gümüş kelepçeleri çekiştirdim, Tristan'ın gitmeden önce onları çıkarmasını diledim.
Asher'le tekrar konuşmaya, sesini duymaya, zihnimdeki kaygıyı temizlemeye ihtiyacım vardı.
Uyku ve farkındalık arasındaki boşlukta oyalandım, yumuşak yatakta dönüp durdum. Yatak rahattı, ama en yumuşak malzeme bile bağırsaklarımda çalkalanan huzursuzluğu gideremedi.